Öğretmenlik en Gözde Meslek Olmalıdır

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 20.05.2024 03:29
YAZI
A
 Ülkeye, halka, devlete en büyük hizmeti öğretmenler yapar. Öğretmenlik en gözde meslek ve hizmet olmalıdır. Herkes oğlunu, kızını öğretmen yapmak için çırpınmalıdır. Bir ülkede öğretmenlik mühendisliğin, doktorluğun, işletmeciliğin gerisindeyse o ülke gerçek manada kalkınamaz ve yükselemez.
Halkın en kabiliyetli, en istidatlı, en zeki, en faziletli, en vatansever çocukları öncelikle öğretmen olmalıdır.
Öğretmenlere gıbta edilmeli, büyük hürmet gösterilmelidir.
İyi ve vasflı öğretmen velinimettir.
Okul demek bina, dershane demek değildir. Okul bir kurumdur. Ona cahil giren kamil çıkar.
Okula nâkıs=eksik gelen, tamam ve olgun olur.
Okullar kâmil vatandaş, iyi insan yetiştirir.
Türkiye okulları resmî ideolojiye, vesayet sömürge sistemine değil; millî kimliğe, millî kültüre, tarihî devamlılığa hizmet etmelidir.
Türkiye gibi bir İslam memleketinde İslama karşı olan bir eğitim sistemi millî değil, gayr-i millîdir.
Okulların en temel birinci vazifesi çocuklara okuma yazma öğretmektir. Bin yıllık millî yazımızı okutmayan, öğretmeyen bir sistem ne işe yarar?
Bir ülkenin okulları cahilleri bilgili yapmıyorsa onlara okul denilebilir mi?
Okula cahil girmiş, on küsur sene okuduktan sonra mürekkep cahil olarak mezun olmuş. Vah vah!..
Okulların üç temel vazifesi vardır:
Birincisi: Genç nesilleri doğru bilgi ve inançlarla mücehhez kılmak.
İkincisi: Yüksek ahlak ve karakter sahibi kılmak.
Üçüncüsü: Onları güzeli seven, güzelliğe hizmet eden güzel insanlar olarak yetiştirmek.
Bizim eğitim sistemimiz ne bilgide, ne ahlak ve karakter terbiyesinde, ne de güzellikte yeterli hizmet verebiliyor.
Bir lise son sınıf öğrencilerini düşünelim… Otuz genç… Bunların en az üçü, Fuzulî Divanını okuyacak, metin şerhi yapabilecek, bu kıraatten haz ve zevk alacak derecede edebî Türkçe bilmelidir. Otuz çocuğumuzun otuzunun da böyle olmasını istemiyorum. Üç kişi, yani onda biri…
Çocuklarımız liselerde gerçek tarih kültürü edinmelidir.
Lise mezunu ama sanat kültürüne sahip değil. Ne yapayım ben böyle bir okumuşu?
Delikanlı veya hanım kız lise bitirmiş, lakin tarihî bir kabristana gittiğinde dedelerinin Türkçe mezar taşlarını okuyamıyor. Ne yapayım ben böyle bir okur yazarı?
Lise gençlerimiz hem okul içinde, hem okul dışında küçük beyefendiler, küçük hanımefendiler olmalıdır.
İngilterede 1440’da kurulmuş Eton Kolejinin öğrencileri bazı saatlerde okulda frak ile geziyorlar. Eskiden, Türkiyenin Eton’u olan Galatasaray Sultanisinin öğrencileri mektebin resmî üniforması ile gezerlermiş. Şimdi bizde niçin böyle okullar yok?
Eton Kolejinin, okul binasından daha heybetli ve büyük bir kilisesi var ve her sabah, derslerden önce orada bütün öğrencilerin ibadet etmeleri mecburî. Bizde ise Galatasarayın tarihî camii voleybol salonu yapılmış, namaz kılan üç beş talebenin birkaç metre karelik küçük bir mescidi yok. 
Beyler… Okul sayısı… Kocaman mektep binaları… Milyonlarca öğrenci sizi aldatmasın.
Türkiyede, millî kültüre ve millî kimliğe hizmet eden, Eton Koleji, eski Mekteb-i Sultanî gibi vasıflı eğitim veren bir tek okul yoktur. Evet bir tek okul bile yoktur. 
Ne bilgi, ne ahlak ve karakter terbiyesi, ne sanat ve güzellik kültürü…
Çok mu karamsarım?.. Karamsar değil, gerçekçiyim…

*
(İkinci yazı)
Unutma Sakın

1. Ölümü hiç unutma!.. Genç ihtiyar demez, ne zaman ansızın geleceği bilinmez. Ölüme hazırlan. Büyük yolculuk için azık topla.
2. Beklenen büyük İstanbul depremini hatırından çıkartma. Depremi unutmakla ondan korunmuş olmazsın. Depremi önleyemezsin ama tedbir alabilirsin. Allah rızası için yapılan hayırlar, verilen sadakalar belaları def eder, bunu hiç unutma ve muhtaçlara yardım et, onlardan “Allah senden razı olsun” duasını al. 
3. Gençsen, ihtiyarlığı unutma. Bir gün gelecek, tazeliğin zindeliğin bitecek, gücün kuvvetin azalacaktır. Sağlıklı iken hastalıkları önlemeye çalış. Gerekenden fazla yeme, semirmemeye çalış. İhtiyarlığın güçsüzlüklerine hazırlan.
4. Hesabı kitabı unutma. Yaptıklarından dolayı hesaba çekileceğini iyi bil. Kötülük yapma, iyilik yap. Dünya hayatında azma kudurma.
5. Komşularını unutma. Şayet sen uyanık bir Müslümansan, komşularının kurdu değil, meleği olmalısın. Komşu hakkına çok dikkat et, onları üzme, sakın onlara eziyet etme.
6. Büyüklere hürmet et, küçüklerimize şefkat ve merhametle muamele et. Peygamberimiz (Salat ve selam olsun ona) “Büyüklerimize saygı göstermeyen, küçüklerimize şefkat beslemeyen bizden değildir” buyurmuşlardır. Bunu unutma.
7. Nefs-i emmarenin senin en büyük düşmanın olduğunu bil ve onu en azından nefs-i levvame derecesine çıkartmaya çalış. Bu dediğimi hiç unutma, unutursan ileride sonsuz acılar ve azaplar çekebilirsin.
8. Hayatın boyunca israftan kaçın. İsrafın günah ve isyan olduğunu bil. Günde altı milyon aziz ekmeğin çöpe atıldığı nankör bir toplum içinde yaşadığını bil. Sen nankörlerden olma. Değil bir dilim ekmeği, bir lokmasını bile ziyan ve israf etme. Yemede içmede, meskende, giyim kuşamda, hayat tarzında mütevazı, kanaatli, orta halli ol. 
9. Beş vakit namazın boynuna borç olduğunu, farz-ı `ayn olduğunu hiç unutma, namaz ibadetini dosdoğru yerine getir. Namazı unutursan, ileride Mahkeme-i Kübrada hesap vermen çok zor olur. Unutma unutma!..
10. Zinanın ve ribanın büyük günah ve haram olduğunu hiç aklından çıkartma. Bu ikisine mübahtır dersen dinden çıkar, mürted olur ve tevbe etmeden bu inançla ölürsen ebedî belanı bulursun.
11. Sakın sakın sakın ha, Allahı unutma. Sen Onu unutsan, O seni unutmaz. Onun rızasını kazanmak için çalış çabala: Onun azab ve gazabından çok kork. Seni Ondan başkası kurtaramaz.
12. İman sahibiysen Peygamberi (Salat ve selam olsun ona) unutma. Onu kendin için en güzel örnek ve model bil ve onun Sünnetine ve ahlakına sarıl, bid’atlerden uzak dur. 
13. Allahın bütün mü’minleri tek bir Ümmet yaptığını iyi bil ve ona göre hareket et. Hizipçilik, cemaatçilik, fırkacılık, ırkçılık, bizdencilik, oculuk buculuk şuculuk yapma. Ümmet şuuruna sahip ol.
14. Zamanındaki İmama biat etmeden ölen kimse sanki cahiliyet ölümü ile ölmüş olur hadîsini hiç aklından çıkartma, biatli ve itaatli ol. 
15. Senin iyilik ve kötülüklerini, sevap ve günahlarını deftere yazan iki meleğin olduğunu hiç ama hiç unutma. 
16. Cennet ve Cehennemi unutma.
17. Allahın azabını unutma, Onun azabından rahmetine kaç. 
18. Riya ile yapılan, ihlasla yapılmayan ibadetlerin, cihadın, hayır hasenatın kabul edilmeyeceğini unutma. İhlaslı olmaya çalış, ihlasın Allahın sırlarından olduğunu ve onu sevdiği kulunun kalbine koyduğunu da hiç aklından çıkartma. 
19. Gafillerin, günahkarların, azgınların, Cehennemliklerin öldükten sonra, Ya Rabbi, bizi dünyaya tekrar gönder de iyi işler işleyelim diyeceklerini, lakin bu isteklerinin kabul edilmeyeceğini, siz zaten oradan geliyorsunuz denileceğini iyi bil.
Hak Teala cümlemizi unutmayanlardan, bilenlerden kılsın.
ETİKETLER:

Mehmet Şevket Eygi

Mehmet Şevket Eygi

Yazarın Diğer Yazıları